ADANA’NIN YOLLARI TAŞTAN DEĞİL ÇELİKTEN DİYESİM VAR Adana’da ağır hasarlı bir bina. Yıkılıyor. Yıkılsın. Sorun var mı? Yok. Yani…
Şayet kolondan çelik tencere çıkması normalse sorun yok tabi.
Evet, yıkım sırasında kolonda tencere görüntüleri olmasa, “biliyorum ama ispatlayamam” dersiniz.
“Hadi canım” Demeyin. İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı bile demiş
“İşçiler menemen yapıp unutunca birisi onu oraya koymuştur.”
Şaka gibi. Yani, yesin tabi adamlar aç mı çalışacaklar da… çelik tencerede yapmasaydınız. Yapışır ondan yani, yarısı tencerede kalır.
Teflonda yapsaydınız keşke. Bir de koca inşaatta koyacak yer bulamadılarsa, biri ortalıkta görünce de “aman dur şuraya sıkıştırayım” deyip kolona tıkıştırması normal herhalde yani.
Pantolonu, kazağı dolaba tıkıştırmak gibi. Evde bile anneler hani şöyle arada bir, çocukların dolaplarını düzeltirler, öylesine sıkıştırdıklarını katlarlar ya, bir kontrol vardır.
Kocaaa… binalar yapılıyor, denetimler, kontroller nasıl yapılıyor? Ya da yapılıyor mu diye sormalı mıyız?
Yoksa “sende abartma şimdi plastik bile değil, çelikmiş işte.” mi deyip içimize su serpmeliyiz.