“Bizim de var bi hayalimiz”
Diye bir şey vardı.
Hayal mi, gerçek olur mu, yapılmış mıdır?
Bilmiyorum.
Ama olsa hoş olmaz mı?
*
Şu tekerlekli Tiny House,
emlak ofisi olarak yapılsa,
bir bölümü misafirler için,
bir bölümü kahve köşesi,
bir bölümü işlem alanı,
dışarda verandası.
Tentesinin altında masa sandalyeler.
Üzerinde şık bir “mobil emlak” yazısı.
*
“Alo, mobil emlak mı?”
Diye arıyorsunuz,
yarım saat sonra kapınızda.
Sizi alıyor görmek istediğiniz
ev ya da arsaya
götürüyor.
Giderken yolda çay, kahve içiyorsunuz.
Detayları konuşuyorsunuz.
Ya da tam tersi…
Eviniz ya da arsanız var,
satmak istiyorsunuz.
Değerlendirmek için yola çıkıyorsunuz.
Ya da herhangi bir yerdesiniz.
Danışanlarınızla randevulaştınız.
Belki bir sahil bölgesi,
hiç farketmez.
Belirlenen konuma intikal ettiniz.
Belki deniz kenarı…
(yaz geliyor ya aklım hep orda)
OHH!..
Veranda da oturup soğuk limonatalarınızı içerken
bölge hakkında bilgi alıyorsunuz.
Sonra…
birlikte yol alıyorsunuz.
Tiny house, siz ve misafirleriniz.
Virajlı yollardan geçip varacağınız noktaya ulaştınız.
Hem derler
“insanlar yolda tanır birbirlerini”
karşınızdakini daha iyi tahlil edersiniz.
Bizim iş biraz da psikolojiyle de ilgili olduğu için…
*
Ya da,
çektiniz bir yere.
Belki iş için değil,
kısa bir mola vermek için.
İnsanlar nasıl ofisinize geliyor.
Geçerken yol üstü giriyor içeri.
Ayağınıza iş geldi.
Güzel olmaz mı?
*
Hem işyeri kirası yok.
İstediğiniz yerde gezici şube açabilirsiniz.
Bir gün merkezde,
bir gün kırsalda.
Ama hep yollarda.
Gezgin ruhlu,
araştırmacı,
maceracı,
yeniliklere açık,
keşif yapmayı seven
emlakçılar.
Doğru söyleyin,
istemez misiniz?
Ben çok isterim mesela.
Hatta iki katlı olur benimki,
üst katı da kalmalı.
Artık her gece bir yerde.
Bir gün
Bodrum’da
çıkarsam karşınıza
hiç şaşırmayın!
BETÜL KURTULUŞ DİĞER HABER VE KÖŞE YAZILARI
Tiny House Çeşitleri