25 yıllık gayrimenkul
tecrübem yerle bir oldu!
Bir çok kriz yaşadım ama bu seferki bambaşka!
Kriz demek,
satıcı demek, alıcı demek.
Krizde insanlar satış yapmak zorunda kalır,
krizi fırsat bilenler ise alış yapar.
Durum bu sefer o kadar farklı ki,
Her gün bir satıcı arıyor,
satıştan kaldırılmasını istiyor..!
Normalde,
fiyatını yükseltmek istediklerini söylerlerdi.
Gayrimenkul alıcıları düşmüş dövizin peşine
çünkü satıcı yok,
olanlarda çok pahalı.
Bunun sebebi ülkede yaşanan
belirsizlik, ekonomik ve psikolojik
olarak özetleyebilirim.
Ne oldu da gayrimenkul pazarı bu hale geldi?
Öncelik ekonomik kriz sonra
14 Mayıs seçimlerini bekleyelim,
olmadı 28 Mayıs, olmadı…
Peki, ne olacak?
AKP, CHP meselesi değil,
mesele ekonomi,
patlamaya hazır bomba gibi!
Bu ortamda siz olsanız gayrimenkulünüzü satar mısınız?
Emlakçılar satacak gayrimenkul bulamıyor.
Satılık olanlarda bir bir ilanlardan kaldırılıyor,
28 Mayıs seçim sonuçları bekleniyor.
Seçim sonrası ne olacaksa?
Satıcı,
“kesin fiyat yükselir, malım ucuza gitmesin”
diyor,
alıcılar ise alacak mülk bulamamaktan şikayet edip,
başka yatırım amaçlarına yöneliyor.
Bu belirsizlik ortadan kalkmak zorunda.
Seçimle mi?
Psikolojiyle mi?
Veya her ne zıkkımlaysa mı?
Her gün değişen,
et reyonundaki fiyat etiketleri gibi
insan evinin fiyatını,
sabah ayrı, akşam ayrı değiştirir mi?
İşte geldiğimiz nokta…
Ortalık toz duman,
kimse durumu görmek istemiyor.
Konut fiyatları hiç bir dönem artmadığı kadar arttı, artmaya da devam ediyor.
Konut kiraları öyle bir duruma geldi ki, “ARAPSAÇI”
Konut üretimi yok.
Bu maliyetlerle kimse konut üretemiyor,
üretse batacak!
Kısaca özetlerse konu bu…
Hadi bakalım,
bu işin içinden,
çık çıkabilirsen…
Peki,
25 yıllık tecrübeli ben bile önümü göremezken,
satıcılar, alıcılar ne görsün?
Hadi bakalım,
28 Mayıs..!
KOCAELİ EMLAK HABER DİĞER KÖŞE YAZILARI GÖRÜN
HEPSİ EMLAK SATILIK KONUT FİYATLARI