17 Ağustos 1999 depremini yaşayan biriyim. O gece Yahya Kaptan’da yakalandım. Öyle bir sallandık ki, üzerinden 25 yıl geçti ama hala sesler kulağımda! Siz bu tarihte neredeydiniz bilemiyorum ama burada değilseydiniz oldukça şanslı olduğunuz söyleyebilirim.
Dedim ya 25 yıl geçti üzerinden. Hiç ayrılmadım bu kentten.
Hep de, uyardım! Hasarlı binaları allayıp pullayıp alınıp satıldığını. Hatta ev sahibinin korkudan giremediği evleri, buraları hiç bilmeyen gencecik öğrencilere, ailelere kiraya verildiğini en iyi bilenlerden biriyim.
Geçtiğimiz günlerde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın:
Tahir Başkan, bu az, orta, ağır hasarlı binaları sizler biliyorsunuz da, bu evleri satın alan, satılmak istenen veya kiracı olarak oturan, bu evleri kiracı olarak tutmak isteyenler neden bilemiyor?
Aman Başkanım, siz sokak sokak dolaşıp anlatmayın, yoğunsunuz!
Bu riskli binaları Kocaeli Büyükşehir Belediyesi web sayfasından yayımlayın, bize yeter, SİZ YORULMAYIN..!
Bu kentte 56 yıldır yaşayan, 25 yıldır da emlak sektöründe olan ve çok daha önemlisi “MEZAR EVLERİ” bilmeye hakkı olan vatandaş olarak, RİCA EDİYORUM… Hatta size yalvarıyorum…
Bu binaları yayımlayarak, yaklaşan olası bir deprem ki, olacağı kesin gözüyle bakılıyor, bir çok hayatı kurtarmak istemiyor musunuz?
Hem tüm enerjinizi de vermenizi istemiyoruz, sadece bu hasarlı binaları yayımlayın.
Seçimlere bir aydan kısa bir süre kalmışken, vaktinizi de sokak sokak dolaşarak, insanları uyarmanıza da gerek kalmayacaktır.
Hadi Tahir Başkan, YAYIMLA GİTSİN…
Yada böyle seçim öncesi göz boyayacak cümleler çok samimi de bulmadığımı ifade etmek isterim.